Kutup diyorum, sade, acı, kayıtsız
Ve kayıp hazinesiyle kapaklarını
Açıyorum dolapların
1- Tan vakti karartıları
Nasıl da savrulmuş üstüme
İlk acıyla dünyaya küsen çocuğun masalları,
küçük dağların, sığ denizlerin kaybedeni,
Ah kollarını iki yana açıp koşan çocukluğum
Acılar coğrafyasının,
Ayakları balkon kenarında sallanan
korkuluklarım.
Uzaklaşıp odamdaki karartılardan,
2- Gurup vakti kızıllığı
2- Gurup vakti kızıllığı
Nasıl da dağılmış köhne dehlizlerin
En derinine,
Dalında kurumuş meyvelere
Ve fenalığı katlanmanın
çatlamış kabuklara
Taş kesmişse şimdi bütün bakışlar,
ey hayat sahnesinde, heykeli canlandıranlar!
ey hayat sahnesinde, heykeli canlandıranlar!
Baharı hissetmek ve kayıtsızca beklemek rüzgarları
yontulmuş kolumu kıpırdatamıyorum
yontulmuş kolumu kıpırdatamıyorum
Ve bir cehennemden başka bir
cehenneme gidiyorum uygun adım!
cehenneme gidiyorum uygun adım!